siyaset yazıları Bu sayfada, Hacı Ali Özhan tarafından yazılan, toplumsal konular, politik değerlendirmeler ve siyasi konulu araştırma ve makaleler yer almaktadır. Siyaset alanıyla ilgili önemli, ilginç makale, haber ve yorumlara da yer verilerek güncelleştirilecektir.

İSLAM SOSYALİZMİ..............................................................19 nisan 2001-ankara

Bütün dinler; ezilenin, yoksulun yanında olmayı, haksızlıklara karşı çıkmayı ve yardımlaşmayı önermektedir. İslam dinide, yoksulu, muhtacı koruyan, iyiliği yücelten, dayanışma üzerine kurulu bir toplumsal yaşamı arzulamaktadır. Dinlerin ilk ortaya çıkışı ile zaman içindeki değişimleri de, farklı tarihi işlevleri olsa da, bu 'özü^’ sağlamak iddiasındadır.

Ancak, yalnızca önermek doğruyu göstermek yetmemekte, iyi şeylerin oluşabileceği, yaşabileceği 'sistemi^’ kurmak gereklidir. İyi, doğru, güzel, olması gereken değerlerin korunabileceği yönetim ve yaşam biçimine en elverişli yapısal sistemin olması gereklidir. Aksi halde bataklığı,sinekleri öldürerek kurutmaya benzeyecektir.

Kapitalist sistemler, güya özgürlük adına toplumsal dayanışmaya yeterli imkan ve fırsatı vermemektedir. Dinler, kapitalist sistem (ve öncesi eşdeğer sistemler) içinde doğup, geliştiği içinde gerçek 'amaç ve özünü^’ yaşama ortamını bulamamıştır. Hatta kapitalist sistemin yararına bazı işlevler dahi görerek, kendi özü ve sözüne aykırı düşmektedir. Aslında dinlerin ve islamın 'özü' ile kapitalizm çelişmektedir.

Dinlerin amacının gerçekleşebileceği en uygun sistem sosyalizmdir. Sosyalist ekonomik sistem, kamu mülkiyeti ve merkezi planlama üzerine kuruludur. Kamu mülkiyeti, yani toprağın ve gayrimenkullerin herkesin olduğu anlayışı gerçek bir dayanışmayı sağlayıcı özellik taşımaktadır. Planlamada ise yer altı, yer üstü bütün zenginliklerin ve insan kaynağının en verimli kullanılmasını sağlayıcıdır. Her hangi bir insanın derdi sistemin derdi olacak kadar herkesi kucaklayan bu sistem, gerçek

Sosyalizm gerçeğinin iyi tanınmaması yanında, din düşmanı ve dinsel kavramlara düşmanmış gibi gösterilerek kapitalizm, dindarları yanına alabilmiştir. Burada, sosyalistlerin -ki Türkiye de ki sosyalistlerin çoğu az kültürlü ve azgelişmiştir. dine ve dinsel değerlere yaklaşımlarındaki 'yanlış' ların büyük rolü olmuştur. Türkiye Birleşik Komünist Partisinin Türkiye de 1990 yılında yaptığı yasal kurultayda, Genel sekreter Haydar Kutlu, "partiye dindarlarda üye olabilir, biz din dışı bir partiyiz" dediğinde sosyalistlerin tepkisi ve şaşkınlığı bu azgelişmişliğin ürünüdür. Sosyalist solda başlayan ve gelişen bu tartışma ile, sosyalistlerin dine, dinsel kavramlara bakışı da değişmektedir. Sosyalizm gerçekte dinlerin özü, amacı ve idealleri ile çelişmemekte yalnızca yöntem ve tespitlerde farklı olmaktadır. Yani sonuç aynı ama gerekçeler farklıdır. Bu nedenle sosyalizm ve islam birarada olabilir.

İslam ve Sosyalizmin sentezi değil, kendi kimlik ve iddialarını koruyarak bir arada olmaktır. Bakış acısı farklılıkları olmakla beraber, amacın aynı olması beraber olmak için yeterlidir. Gerekçedeki farklılık sonucu değiştirmediğinde geniş bir mutabakat da sağlayacaktır. İslam ve sosyalizmin 'ortak mutabakatları' sanıldığından fazladır ve kapitalizmden çok daha fazla sosyalizme yakındır. Bu makale şimdilik ham düşüncelerin ürünüdür. Konulara farklı, bazen ters çevirerek ve radikal açılardan yaklaşarak tartışabilirsek, daha güzel sonuçlara ulaşabiliriz.