Sizce eşcinsellik genetik mi?
Evet Hayır
 
    Aramızdan  
ARAMIZDAN 3

"karıya bak lan! erkek fatma! sevicidir bu kesin!" ve gülüşmeler ve gülüşmeler. sinirlerim tepeme çıkıyor doğal olarak. hemen aksiyon haline geçiyor beynim ve kafamın içinde gülenlerden sağda durana bir sol kroşe indiriyorum. 'ne diyosun lan sen??' bir tekme 'nedir sizin zorunuz??' münasip bir yerine zarafetle yerleştirilen bir diz darbesi 'seviyesiz serseriler! size mi kaldı yorum yapmak lan??' bir kafa..

o sırada diğeri atağa geçiyor ve bir yumruk savuruyor okkalı bir küfürle beraber. hızla eğilip ekarte ediyorum gelen darbeyi. şöyle havada dönüp bir uçan tekme atıyorum suratına herifin ve uçan tekmenin şiddetiyle yere yığılıyor cansız. herşey 20 saniye içinde olup bitiyor. ben ise mağrur ve gururlu üzerlerine çıkıp pisliklerin, bir savaş çığlığı patlatıyorum. gözlerimde vahşi bir parıltı..

"pardon. görmedim afedersiniz." hayal dünyasına daldığım şu 20 saniye zarfında nereye gittiğimi görmüyorum ve tabi her zamanki gibi adamın tekine tosluyorum. pis pis bakıyor adam. zaten insanlar ya pis pis yada dönüp dönüp bakıyor bana yolda. ama neden? nedir beni farklı kılan? bu kadar ilgiyi hak ettiren nedir? herkesden farklı bir tarzım olduğunu kabul ediyorum ama hiç mi yok benim gibi giyinen? belkide dış görünüşüm hareketlerimle ve kendimi taşımamla birleşince beni daha bir ayırıyor diğerlerinden.. ok kabul edelim. daha çok diğer kızlardan. ama bana garip gelmiyor ki hiç. hep böyleydim kendimi bildim bileli. hatta bazı günler öyle geliyor ki doğduğumda bile pantolon, t-shirt, botlar ve diken diken kısa saçlarım vardı. eminim ki o zaman ifadem daha yumuşaktı ama o da benim yaratmak için üzerinde yoğun emek verdiğim birşey değildi ki.

günlerimi, aylarımı hatta belki yıllarımı geçirdim ayna önünde. yalnız.. kendi kendime.. düşündüm.. düşündüm ama ne kadar düşünsem de, ne kadar değişiklik yapmaya çabalasam da çıkan sonuç hep aynıydı. ve sonunda kabul ettim. ben buydum. kimse, hiç birşey bunu değiştiremezdi. en önemlisi ben bundan memnundum, ailemin yada çevremin lafları ve bitmek tükenmek bilmeyen uyarıları da batmamaya başladı kendimle yüzleşip kabul edişimden sonra. rahatlamıştım. çünkü sadece görünüşümü değil, aynı zamanda cinselliğimi de kabul etmiştim. hepsi birdenbire olmuştu. yıllar boyu içine yuvarlandığım depresyonların ve bunalımların ne kadar gereksiz ve anlamsız oluğunu kavradım birden. 21 yaşındaydım ve erkeklerden ziyade kadınlardan hoşlandığımı fark etmiştim (aslında çoook önce fark etmiştim ama..). ama 21 yaşına kadar bunu kabul edememiştim sanırım. peki nasıl oldu herşey birdenbire? ben çok basit bir şekilde "sonunda ona aşık oldum ve her yer aydınlandı birden" demeyi tercih ediyorum. belkide yıllardır içte kaynayan, artık taşma noktasında gelen şeylerin anahtarı olmuştu bu. ve beni, benliğimi, herşeyi ama herşeyi serbest bırakmıştı birden. içimde tuttuğum herşeyi dışarı döktüm bir daha içeri almamacasına..

evet. hala sinirleniyorum birilerinden, hele hiç tanımadığım birilerinden kendim hakkında yorumlar, dalga geçmeler, aşşağılamalar duyduğum zaman. ama artık eskisi gibi saldırmıyorum insanların üzerine. herşeye atılmıyorum gözü kör olmuş bir şekilde. sadece kendimi, beynimi ışınlıyorum 20-30 saniye kadar ve tüm dünya diz çöküyor önümde. ve ben bir adama yada kadına, yada çocuğa, yada bir duvar veya ağaca çarpana dek hükümdarı oluyorum herşeyin. ama hepsinden önemlisi, beynimin dışında, gerçekte de hükümdar benim. ona ve kendime sahibim. kişiliğime ve kimliğime sahibim. mutluyum, huzurluyum, sivrisineklerin ıssırdığı yerler kaşınıyor belli bir süre ama geçiyor sonuçta. başkasının dediği gibi değil, kendi belirlediğim gibi yaşıyorum. ve aynaya baktığımda yansımam gülüyor yüzüme..

Ruyakabus

  Aramızdan ana sayfasına dönmek için tıklayınız.