Istanbul'dan Bozcaada'ya ulaşmak için iki arabalı vapur
değiştiriyorsunuz. Öyle Gelibolu yarımadasından adaya direkt
sefer falan yok. Eceabat veya Gelibolu'dan vapura binip önce Anadolu yakasına geçmeniz gerekiyor. Iki taraftan da saatte bir vapur var. Hangisi işinize geliyorsa artık. Fakat Eceabat'a giden yol oldukça güzel.

Eceabat Feribot Seferi

Çanakkale'de şehitlikler ve zaferi
vurgulayan anıtlar ön planda. Vapur seferinde birkaçını görmek mümkün.Yolculuk 30-40 dk civarında geçiyor.Feribot saatleri www.tdi.gov.tr
adresinden alınabilir

Bozcaada 14:00 feribotuna yetişemediğimizden ve bir sonraki 5 saat sonra olduğundan ( yaz tarifesi sözde )
Bocaada'ya sapılan yoldan az önce Truva 5 km levhasını görünce gidelim dedik. Giriş biraz abartı bir rakan 10 miyon. Fakat hemen her ören yerine olduğu gibi bu rakamların turistler için şişirildiğinin farkında olan görevli,kendiliğinden indirim yapıyor. Şirin görünmeye çalışmasanız da olur.

Bu atın, yakın zamana kadar,  gerçekten efsanede kullanılan at olduğunu sandığımı hatırlayıp gülüyorum.At 60'lı yıllarda bir Türk mimar tarafından tasarlanmış, yani Made in Turkey.

Atın içine girmek serbest. Efsanede anlatılana uygun
olarak kenarlarda oturma sıraları var. Atın sırtındaki bölmeye de çıkılabiliyor. Elinizde kamerayla
çıkmaya çalışırken dikkat edin, merdivenler dik.
Neyseki içersi çok
kötü durumda değil. En azından sitrik asit kokuları
veya 'Saban was here' gibi kazıma yazılar yok.

Efsane deyip duruyorum da, anlatılanların gerçeklerden en azından esinlenmiş olma olasılığı da var tabii. Kalıntıları gezerken bir Türk rehberin ısrarla olayların doğruluğunu ıspatlamaya çalışmasını pek objektif bulmasamda bazı olayların gerçek olabileceği düşünülebilir.

Hey gidi Truva!  Yandaki
sadece bir resim tabii. Ayakta kalan
pek birşey yok. 

Dedim ya çok birşey yok görülecek diye. Zamanında
yapıların neye benziyor olduğunu hayal etmek epeyce güç oluyor.

İçeride rehberlik servisi de verilmediğinden gördüğünüz
şeyler çok bir şey ifade etmiyor. Kalıntıların
yanlarındaki birkaç levhadaki açıklamalar da doktor reçeteleri gibi, anlamak için 2 sene ören kazısında çalışmak gerekiyor sanırım. 

Özetle Truva'da çok da görülecek birşey yok. Belki bir rehber geziyi daha anlamlı kılabilir ama, kendi başınıza gittiğinizde verdiğiniz paranın karşılığını alamadığınızı hissediyorsunuz. İndirimli halinin bile!