Teknoloji 


25/01/04

Giriş
Hakkımda
Banka Tekniği
Teknoloji
Dünyanın 7 harikası
Görüş

 


ASTRONOMİ

 

Çok amaçlı alçak irtifa uydusu olan Türkiyenin ilk mini uydusu şubat2003'te tamamlanarak mart ayında fırlatılmak üzere Rusya'ya gönderildi.TÜBİTAK'a bağlı bilgi teknolojileri ve Elektronik Araştırma Enstitüsü'nün(BİLTEN) geliştirdiği proje çerçevesinde İngiltere survey üniversitesi'nin Sattelite Tecnology Limited ile birlikte yürütülen çalışmalarda uydunun 2 modülü Türkiye'de üretildi.
  Bilsat adı verilen uydu Haziran2004 'te uzaya gönderildi.

İsrail'in Ofek-5 Uydusu : İsrail'in fırlatıcı füze de dahil tamamıyla kendi imkanlarıyla üretip uzaya gönderdiği Ofek-5(300kg) casus uydusu da Türkiye'nin mini uydusu ile kıyaslanabilecek bir küçük uydu projesidir. Ancak daha ağır ve çok hassas teknolojiler içeriyor. Türkiye'nin de bu ilk uydu Bilsat(120kg)'tan sonraki uydularını tamamen yerli olarak üreteceği bildiriliyor.



Türkiye’nin yeni uydusu ‘Rasat Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), teknoloji transferiyle ürettiği BİLSAT uydusunun ardından, bu kez tamamı Türkiye’de üretilecek ‘RASAT’ uydusunun yapım çalışmalarına başladı. RASAT Türkiye’nin beşinci uydusu olacak. Ankara




AA
27 Şubat 2004 — TÜBİTAK Bilgi Teknolojileri ve Elektronik Araştırma Enstitüsü (BİLTEN) Müdürü Prof. Dr. Erol Kocaoğlan, RASAT uydusunun İngiltere Surrey Üniversitesi’nin Satellite Teknology Limited (SSTL) şirketiyle ortaklık çerçevesinde ODTÜ’deki BİLTEN laboratuvarlarında üretileceğini bildirdi.


  Türkiye’nin ilk mini uydusu BİLSAT 12 metre ve 26 metre çözünürlükte dört bantlı kameralar taşıyor. RASAT uydusu ise 5 metre çözünürlükte görüntü toplayabilme yeteneğine sahip olacak. BİLSAT Eylül ayında uzaya gönderilmişti.
       
BİLGE’ VE ‘ATMACA’
       
Prof. Dr. Kocaoğlan, RASAT’ın daha önce uzay ortamında çalıştığı kanıtlanan sistemlerin yanı sıra Türkiye’de üretilecek yeni modülleri de taşıyacağını söyledi. Yeni uyduya sistem yöneticisi olarak monte edilecek bilgisayar sistemine “BİLGE” adını verdiklerini belirten Prof. Dr. Kocaoğlan, daha net görüntü sağlaması amacıyla geliştirilecek kamera sisteminin de “ATMACA” adını taşıyacağını ifade etti.
       
ÇOBAN VE GEZGİN MODÜLLERİ
       
Uyduya BİLSAT’tan farklı olarak bu kez X-Bant koyacaklarını belirten Prof. Dr. Kocaoğlan bu bant sayesinde sabit yer istasyonu bulunması zorunluluğunun ortadan kalkacağını belirtti. Prof. Dr. Kocaoğlan ayrıca güneş pilleri şarj sistemini de geliştirileceğini ve yeni uyduda ağırlığı düşürmek için lityum pil kullanılacağını söyledi. BİLSAT’ta bulunan ve tamamen Türk mühendislerin tasarladığı Çok Bantlı Kamera (ÇOBAN) ve Gerçek Zamanda Görüntü İşleyen (GEZGİN) modüllerinin gelişmiş versiyonları yeni uyduya da monte edilecek.
       
2006’DA UÇUŞA HAZIR
       
Devlet Planlama Teşkilatı tarafından 4,5 milyon dolar destek verilen proje, 2006 yılında tamamlanacak. RASAT’ın daha sonra belirlenecek merkezden uzaya fırlatılması planlanlanıyor. Prof. Dr. Kocaoğlan, 110 kilo ağırlığındaki uydunun yaklaşık 10 milyon dolara malolacağını dile getirdi. RASAT uydusu şehircilik, kaçak yapılaşma tespiti, tarım, çevre, ormancılık, haritacılık ve doğal afet hasar tespiti gibi görevlerde kullanılacak.
       Prof. Dr. Kocaoğlan, yabancı ortaklı bu tip projelerle uydu teknolojisi konusunda bilgi edinmek istediklerini belirtti. BİLSAT uydusunun yapımı sırasında BİLTEN labratuvarlarında kurulan ‘Temiz Oda’ ve ‘Uydu Tasarım Ofisi’ RASAT’ın yapımında da kullanılacak.
       





Konu uydulardan açılmışken iletişimin bize en yakın ürünü cep telefonları nasıl çalışır ona bakalım.

Basitten başlayarak anlatalım.
CELL(HÜCRE) YAKLAŞIMI:
En basit anlatımla cebiniz aslında bir radyodur. Eskiden uzun mesafeli araç telonları vardı ve pek kullanışlı ve ekonomik değildi.
Cell(Hücre) sisteminin güzelliği şehirleri küçük hücrelere(cell) bölmesidir. Bu da şehirde yoğun bir frekans kullanımını mümkün kılmaktadır. Böylece milyonlarca kişi cep telefonlarını kullanabilmektedir. Cep telefonu firması şehri yaklaşık 25 km2'lik hücrelere böler.

Her hücrenin bir baz istasyonu ve anten kulesi vardır. Analog sistemlerde 56 kişi konuşabilmekte bu dijital sistemlerde 3'e katlar yani 168 kişiyi aynı anda konuşturabilirsiniz.

Bütün hücre(cell) telefonları özel kodlara sahiptir. Bu kodlar telefonu tanıtıcı özelliğe sahiptir. Bu kodlar sayesinde baz istasyonu telefonu tanır ve diğer kullanıcıya bağlar.

Cep telefolarının üstün özelliklerini daha iyi anlayabilmemiz için CB telsiz ya da walkie-talkie ile karşılaştırmalıyız.

*Simplex-Dublex : CB telsiz ve walkie-talkieler simlex cihazlardır. Bu demektir ki bu tür bir aletle haberleşen kişiler aynı frekansı kullanmakta onun için sırayla teker teker konuşulur. Cep telefoları dublex aletlerdir. Yani bir frekansı kanuşmak için diğer frekansı dinlemek için kullanırız. İki kişi aynı anda konuşabilir.
*Kanallar :   Walkie-Talkie tipik olarak tek kanallıdır, CB telsizler ise 40 kanallı olur. Tipik bir cep telefonunun ise 1664 ya da daha fazla kanalı olur.
*Mesafe  :    Walkie-Talkie ,025 watt verici ile yaklaşık 1,5 km etkili alana sahiptir. CB telsiz ise 5 wattlık bir verici ile 8 km mesafeye kadar etkili olur. Cep telefonları ise hücreler(cell) arası çalışırlar ve siz yaya olarak veya aracınızla bir yerden biryere gidiyorsanız konuşmanız hücreden hücreye aktarılarak devam eder. Yeter ki hareket ettiğiniz yönde hücre ve baz istasyonu olsun.(Yoksa kapsama alanı dışına çıkarsınız.)


 

Cep telefonunun parçalarına ayırırsanız çok fazla bireysel parça göremezsiniz.
*Beyni taşıyan bir tür anakart. *Anten  *LCD gösterge *Klavye *Mikrofon *Ahize ve Pil                  Anakart sistemin beynidir hatta kalbidir de diyebiliriz. Aşağıda bir örnek.

 

Yukarıdaki resimde çeşitli bilgisayar çipleri görüyorsunuz. Bu çipler sinyalleri analogtan dijitale ya da tam tersine çevirir.

Ayrıca diger parçaları da görebilmektesiniz. İşin tuhaf tarafı aynı işi görebilecek elektronik aletler yaklaşık 30 yıl önce büyükçe bir apartman dairesini doldurabilecek durumdayken şimdi avuçlarımıza sığabilmektedir.

DİJİTAL YAPI:
     
Dijital telefonlar analoglar ile aynı radyo teknolojisini kullanırlar. Dijital telefonların avantajı elde bulunan bant genişliğine daha fazla kanal sığdırabilmeleri böylece daha kaliteli bir kullanım imkanı sunmaktadırlar.

      Dijital telefonlar sesinizi binary bilgiye(1 ve 0 lar) çevirip sıkıştırırlar. Bu sıkıştırma sayesinde 3 ia 10 adet telefon görüşmesi analog sistemdeki bir görüşme kadar yer kaplar.


Giriş | Hakkımda | Banka Tekniği | Teknoloji | Dünyanın 7 harikası | Görüş

Bu sitenin son güncelleştirilme tarihi 25/01/04