France |Spain
| Türkçe|English | France |Spain
|
|
Sosyalist Tarih/Yüzyılın Komünü:KÜBA
|
Mayıs
1959'da Küba bireysel mülkiyetin en fazla 398 hektarla sınırlandırıldığı ve
birleşik mülkiyetin tamamen sınırlandırıldığı bir toprak kanununu benimsedi.
Kamulaştırılan mülkiyetlerin telafisi için ödenecek ve satılabilir olan en fazla %4
faizle hükümet tahvilleri sundu. Alınan mülklerin değeri tahmini vergilendirme
değerinden yola çıkılarak gerçekleştirildi. 17 Mayıs 1959 tarihli Toprak Reformu
Yasası VII Leyes Del Gobierno Provisional de la Revolucion Kasım 1960'da yenilendi. ABD
mülkiyetindeki önemli mülkler toprak reformu ömlemlerinden büyük ölçüde
etkilendi.
ABD 11 Haziran'da Küba Hükümetine ilettiği bir notada yabancı mülkiyetlerin kamulaştırılmasının uluslararası yasalar uyarınca ancak önceki mal sahibine "derhal, uygun ve etkili telafi" ödenmesiyle birlikte kabul edilebilir olduğunu ileri sürmütür. Notada ayrıca, böyle bir telafi mevcut değilse ABD, şeker kotasının düşürülmesi, ABD ulusal girişimlerinin Küba'da yatırım yapmasının yasaklanması ve her türlü ekonomik yardımın sonlandırılması dahil olmak üzere bir dizi politikanın uygulamaya konulmasının düşünüldüğünü belirtilmiştir. Bunu takiben, ABD mülkiyetinindeki varlıklar toprak reformu uyarınca kamulaştırılmış; bu da iki ülke arasındaki çelişkinin artmasının başlangıcı olmuştur.
1959 yılının büyük bir bölümünde ve artan bir yoğunlukta, 1959 sonu ve 1960 başlarında ABD Merkezi Haber Alma Teşkilatı (CIA)'nın danışmanlığında Kübalı sürgünler Küba'ya karşı birçok hava saldırısı düzenlediler.
1959 yılı boyunca ABD Hükümeti, batı ülkelerinin Küba'ya askeri malzeme satmasını veya askeri destekte bulunmasını engellemek için büyük çaba harcadı. 1959 yılıda ABD bunu, İngiliz Hükümetini Hunter savaşçılarını Küba'ya satmasından vazgeçmeye ikna ederek gerçekleştirdi.
ABLUKAYI İLAN EDEN BAŞKANLIK GENELGESİ: 02.07.1962
7 Şubat'ta Başkan Kennedy Küba ile bütün ticarete ambargoyu ilan eden Genelgeyi 3447,27 Fed. Yön. 1085'i çıkardı. Ticaret Müsteşarlığına Küba'ya ihracatın yasaklanmasının devamı ve diğerleri arasında, "Küba menşeli bütün malların ithali ve Küba'dan veya Küba üzerinden ithal edilen bütün malların" yasaklanması talimatını verdi. Aynı gün Hazine Bakanlığı Genelgenin ithal yasağını uygulayan Küba İthalat Yönetmeliklerini, 31 C.F.R. m.515.210-801 çıkardı. Bu yönetmeliklerle, çok kısa bir süre sonra ithalat yasağı bütün mal ve hizmetler "Küba menşeli, Küba'da tamamen veya kısmen yapılmış, üretilmiş, işlenmiş, yetiştirilmiş mallar" m. 515.201(c) olarak düzeltildi. 1 Ağustos'ta Kongre Dış Yardım Yasası 1961, 22 U.S.C. m.2730 (a) kısmını m. 620 (a) ABD'nin yardımını yasaklamak üzere "varolan Küba Hükümetine yardım sağayan herhangi bir ülkeye değiştirdi Pub. L. No. 87-565, m. 301 (d)(1), 76 Stat. 255 (1962)
Torricelli Act: 10.23.1992 On October 23
President Bush signed into law the Cuban Democracy Act of 1992,
Title XVII, Pub. L. No. 102-484, §§ 1701 et seq.; 106 Stat. 2575 ("CDA"), which significantly expanded United States economic measures against Cuba in a number of respects:
a. lt prohibits third-country companies substantially owned or controlled by United States nationals from engaging in any transactions with Cuba or Cuban nationals;
b. It prohibits third-country vessels from loading or unloading any freight at any place in the United States for 180 days after departing a Cuban port it entered to engage in the trade of goods or services;
c. lt codifies the April 24, 1992 administrative regulation closing United States ports to third-country vessels carrying goods or passengers to or from Cuba or carrying goods in which Cuba or a Cuban national has an interest;
d. lt instructs the President to maintain strict limits on remittances to Cuba by United States persons for the purpose of financing the travel of Cuban's to the United States on temporary or permanent visits, "in order to ensure that such remittances reflect only the reasonable costs associated with such travel, and are not used by the Government of Cuba as a means of gaining access to United States currency.".
e. lt provides the Treasury Department for the first time with the authority to impose civil fines (up to $50,000) and to order the forfeiture of property for violation of the United States embargo regulations. The Treasury Department had long contended that this authority would substantially enhance its ability to enforce the embargo. Administrative fines, unlike criminal prosecutions, would not require Treasury to prove that the defendant knew of the embargo regulations and intentionally violated them, an element of proof the Treasury Department had found difficult to meet. Nor would Treasury have to convince a jury of the defendants guilt or prove its case beyond a reasonable doubt. The CDA exempts from OFAC's new enforcement authority transactions incidental to news-gathering, research, or the export or import or transmission of information or informational materials, or transactions incidental to clearly defined educational or religious activities or activities of recognized human rights organizations that are reasonably limited in frequency, duration, and number of participants;
f. lt authorizes the President to declare third countries providing "assistance" to Cuba ineligible for aid under the Foreign Assistance Act of 1961, assistance or sales under the Arms Export Control Act, or relief under any program for the forgiveness or reduction of debt owed to the United States government. The CDA broadly defines the "assistance" permitting imposition of these sanctions to include any trade on terms more favorable than generally available in the applicable market and also specifically includes subsidies for exports to Cuba and favorable tariff treatment of articles that are the growth, product, or manufacture of Cuba.
Küba'nın hiçbir ekonomik faaliyeti ABD tarafından Küba'ya dayatılan ablukanın ciddi zararlarından bağımsız olmadı. Küba'nın uğradığı dolaylı veya dolaysız maddi zararlar Kübalı uzmanlar tarafından tespit edilen rakamlara göre 121 trilyon ABD Dolarının üzerindedir. Küba'ya karşı bu sürekli savaş politikasının nüfus üzerinde yarattığı insani ve manevi acılar ise ölçülemez.
ABD AMBARGOSU'NUN KÜBA'DAKİ SAĞLIK VE BESLENME ÜZERİNE ETKİLERİ
(Amerikan Dünya Sağlığı Birliği)
Sonuç Özeti
Bir yıllık bir araştırmadan sonra Amerikan Dünya Sağlığı Birliği, ABD ambargosunun oldukça fazla sayıda sıradan Küba vatandaşının sağlığını ve beslenmesini önemli ölçüde etkilediğini saptamıştır. İlişikteki raporda da belgelendiği gibi, bizim uzman tıbbi fikrimize göre; ABD ambargosu, Küba'da hastalıklarda , hatta ölümlerde artışa neden olmuştur. Onyıllardır ABD ambargosu Küba sağlık sistemi üzerine belirgin finansal yük getirmiştir. Ancak 1992'den beri; karşılanmayan tıbbi gereksinim sayısı -önemli ilaçlara ulaşamayan hastalar, ttıbbi gerekleri uygun donanım olmaksızın yerine getiren doktorlar- keskin bir artış göstermiştir. Bu eğilim, 1992'de ABD ambargosunun -yiyecek satışını engelleyen, ilaç ve tıbbi malzemenin satışını kesin bir biçimde kısıtlayan türünün en sıkı ambargolarından biri- 1992 Küba Demokrasi Yasası ile daha da sıkılaştırılması ile doğrudan bağlantılıdır.
Yalnızca Küba yönetimi tüm yurttaşlarına asal ve koruyucu sağlık koruması sunmak için tasarlanmış bir sağlık koruma sistemini için yüksek oranda bütçe desteği sağladığı için bir insanlık felaketi önlenmiştir. Küba halen, Washington DC'nin yarısı kadar çocuk ölüm oranına sahiptir. Buna rağmen ABD'nin gıda ambargosu ve tıbbi malzeme nin uygulamadaki ambargosu, adanın örnek sağlık sisteminin altüst etmiştir. Kriz, ülkenin genelde zayıf olan ekonomik kaynakları ve Sovyet Blok'u ile ticaret kaybı ile birleşince artmıştır. Yakın zamanda, dört faktör 37 yıllık bu ambargonun insani etkilerini tehlikeli bir şekilde arttırmıştır. Her dört faktör de ABD kongresinin 1992 Küba Demokrasi Yasası (KDY)'nın çok az anlaşılmış şartlarından kaynaklanmıştır.
1. İkincil Ticaret Yasağı. 1992'den başlayarak Küba Demokrasi Yasası, Küba ile yapılan ikincil ticarete yasak uygulamıştır. Bu yasak, Küba'nın üçüncü ülke kaynaklarından ilaç ve tıbbi ürün ithal yeteneğini ciddi bir şekilde kısıtlamıştır. Dahası, yakın zamanlı birleşik hisse alımları ve ABD ve Avrupa eczacılık şirketleri arasındaki birleşmeler Küba ile iş yapmasına izin verilen şirket sayısını daha da azaltmıştır.
2. Ruhsatlandırma. Küba Demokrasi Yasası altında, görünüşte insani nedenlerle, ambargonun sağlık hizmetlerine etkisini azaltmak için ABD Hazine ve Ticaret bölümlerinin prensipte bireysel ilaç ve tıbbi alımlarını ruhsatlandırmalarına izin verilir. Pratikte, ABD birleşik yöneticilerine göre, ruhsatlandırma koşulları tam ters etkiyi yaratacak kadar çetrefil. Uygulamada, Ruhsat koşulları halihazırda herhangi bir tıbbi ticareti engelliyor. 1992'den beri verilen -hatta uygulanan- ruhsat sayısı önemsiz miktardadır. İlaç ve tıbbi ekipmanlar için yapılan pekçok lisans başvurusu, bu ihracatların ABD'nin dış politika çıkarları üzerinde zararlı etkisi olacağı gerekçesiyle reddedilmiştir.
3. Nakliye. 1992'den beri ambargo, gemilerin Küba'ya yük götürdükten sonra, 180 gün ABD limanlarında yük yüklemelerine ve boşaltmalarına izin vermiyor. Bu koşul, gemi nakliyecilerinin Küba'ya tıbbi malzeme getirmek için isteksizleştirmiştir. Buna bağlı olarak nakliye ücretleri fazlasıyla artmış gıda, ilaç tıbbi malzeme ve hatta Ambulanslar için benzin akışını daha da engellemiştir. 1993'ten 1996'ya, Küba şirketleri, Amerika Birleşik Devletlerine komşu ülkeler yerine Asya'dan, Avrupa'dan, Güney Amerika'dan tıbbi ihracat yaparak ek 8.7 milyon dolar harcamışlardır.
4. İnsani Yardım. Yardımlar ilaç ve tıbbi malzeme ve gıdanın serbest ticaretine kötü bir alternatiftir. ABD hükümet dışı organizasyonların ve uluslarası ajansların bağışları ambargonun Küba halk sağlığı sistemine verdiği zorlukları karşılamakta çok yetersiz kalıyor. Her durumda, ruhsatlardaki gecikmeler ve diğer kısıtlamalar, ABD'den gelen bağış katkılarını ciddi bir şekilde engellemiştir.
Birarada ele alındığında bu dört faktör, Küba sağlık sistemi üzerine ciddi zorlamalar getirmiştir. Yiyecek maddelerinin, ilaçların ve 30 yıllık röntgen makinalarının yedek parçaları gibi temel tıbbi gereksinimlerin azalan arzı, trajik bir insani bedele maloluyor. Ambargo o kadar çok kapıyı kapattı ki bazı durumlarda Kübalı doktorlar, yaşam kurtarıcı araçları herhangi bir koşul altında, herhangi bir kaynaktan bulmanın olanaksızlığını keşfettiler. Hastalar öldü. Genel olarak göreceli olarak gelişkin ve kapsamlı bir halk sağlığı sisteminin yaşamsal kaynaklarından yoksun bırtakılıyor. Özellikle kardiyoloji ve nefrolojiye ayrılmış yüksek teknolojili hastane koğuşları kuşatma altındalar. Ancak bunlar, su kalitesi ve gıda güvenliği gibi, sağlık sisteminin iki temel öğesi. Özellikle, AAWH'nin dokuz kişilik tıp uzmanı ekibi, ambargodan etkilenen şu sağlık sorunlarını tanımlamışlardır:
1. Kötü beslenme. Amerikan Yiyecek maddelerinin satışının açıkça yasaklanması özellikle hamile kadınlar arasında ciddi kötü beslenme rahatsızlıklarına neden olmuş, düşük ağırlıkta bebek doğumlarının artmasına yolaçmıştır. Buna ek olarak, sayısı onbinleri bulan nöropathy salgınını, gıda yoksunluğu ile ilişkilendirilmiştir. Bir tahmine göre, günlük kalori alımı 1989 ile 1993 arasında %33 azalmıştır.
2. Su Kalitesi. Ambargo, Küba'nın su arıtma kimyasallarına ve adanın su tesisatının yedek parçalarına erişimini kesinlikle engellemektedir. Bu, içme suyu rezervlerinin ciddi bir şekilde azalmasına neden olmuştur. Bu da su kaynaklı hastalıklardan kaynaklanan hastalık ve ölüm oranlarının artışında bir faktör olmuştur.
3. İlaç ve Malzeme. Kübalı doktorlar, 1991'de Küba'da bulunabilen 1297 ilaçtan şu anda yalnızca 889'una ulaşabilmektedirler ve bunların birçoğu yalnızca aralıklarla bulunabilmektedir. Birçok önemli yeni ilaç American İlaç Şirketleri tarafından üretildiği için, Kübalı doktorlar dünya pazarında bulunan yeni ilaçlardan %50'den azına ulaşabilmektedirler. Ambargonun doğrudan ya da dolaylı etkilerinin sonucu olarak bazı Küba kliniklerinde birçok sık kullanılan tıbbi malzeme ya yetersiz sayıda bulunmakta ya da bulunmamaktadır.
4. Tıbbi bilgi. Bilgilendirme malzemelerinin 1998'den beri ABD ticaret ambargosu dışında tutulmalarına karşın AAWH araştırmaları sonuçlarına göre yolculuk kısıtlamaları, döviz düzenlemeleri ve nakliye zorlukları yüzünden pratikte Küba'ya çok az bu çeşit bilgi girmekte ya da adanın dışına çıkmaktadır. Her iki ülkenin bilim adamları ve vatandaşları bunu sonucunda zorluk çekmektedirler. Paradoksal olarak ambargo, bazı ABD vatandaşlarının, Menenjit B aşısı, ucuz üretim interferon ve streptokinase ve şu anda gönülü insan deneklerle klinik deneylere tabi tutulan bir AIDS aşısı gibi ürünlerin de dahil olduğu en son Küba tıbbi araştırmalarına ulaşmalarına engel olarak, onlara zarar vermektedir.
Son olarak, AAWH ABD'nin Küba'ya karşı olan ambargosunun sıkılığını vurgulamak ister. Yakın geçmişte İran, Libya, Güney Afrika, Güney Rodezya, Şili ve Irak'ı hedef alanlar da dahil olmak üzere pek az ambargo, gıda satışının açıkça yasaklanmasını içeriyordu. Pek az ambargo tıbbi ticareti, yaşam kurtarıcı ilaçların sıradan vatandaşlar için bulunabilirliğini reddedecek kadar katı bir şekilde kısıtlamıştı. Böyle bir ambargo, insan haklarını düzenleyen en temel uluslararası tüzükleri, anlaşmaları; Birleşmiş Milletler Tüzüğünü, Amerikan Eyaletleri Organizasyon Tüzüğünü, savaş sırasında sivillerin haklarını düzenleyen Genova Tüzüğünün maddeleri de dahil olmak üzere ihlal ediyor görünmektedir.
Kuba Hukumeti Web Sitesi
www.cubagob.cu
Küba Dışişleri Bakanlığı
www.cubaminrex.cu
Küba Hükümeti Abluka Karşıtı
Web Sitesi
www.cubavsbloqueo.cu
Küba'nın Lübnan Büyükelçiliği
www.embacubalebanon.com
Küba İnternet Rehberi
www3.cuba.cu
Cubaweb
www.cubaweb.cu
Ticaret Odası
www.camaracuba.cubaweb.cu
Turizm
www.easytravel.cu
Küba Uluslararası Granma Gazetesi
www.granma.cu
Gazeteler
www.granma.cubaweb.cu
www.jrebelde.cubaweb.cu
www.trabajadores.cubaweb.cu