.


1 Kısa Durağımız : SELÇUK  28-Nisan-2002

Bir hasret gibiydi bu beklenen zaman , gelmeli  ve beni alıp götürmeliydi. Bir istayonda bekleyen yolcu misali. İşte o an gelmişti bizim için, Kadıköy'den Selçuk otobüsüne gece 23:30 da bindik . Yolculuk faslını  geçersek eğer ( 403'ler de  orta kapı girişi koltukları  rahat etmek için tercih edip  çok yanıldığımızı anladık, ayaklarımız zor sığdı ve sıkıntılı oldu - 25-26 nolu koltuklar.)  Güneşli  bir havada ve  keyifli bir saatte Selçuk da yol üzerinde otobüsten indik . Hemen yolun kenarındaki Ahmet Ferahlı parkı ve çay bahçesinde ilk gördüğümüz masaya kendimizi attık. Gecenin yorgunluğu, tatilde olmanın keyfi, doğanın beklediğimiz coşkusu ve sabahın güneşi bizi bu şirin park da karşıladı. Hemen yanı başımızdaki kır çiçekleri ve özellikle gelincikler , doğanın genel tasfirinin küçük bir  görünümü şeklinde bize hoşgeldiniz der gibiydiler. Kek ve çaydan oluşan küçük çaplı kahvaltımız sonrası , Selçuk'a asıl geliş amacımız olan mübadele öncesi Rumlardan kalma eski evleri ve şarap üretimiyle adını duyuran Şirince köyüne gitmeden önce ilçe içinde kısa bir tur yapıyoruz. Selçuk  daha çok Meryem Ana  Evi ve Müzesi , Efes antik kenti ki daha önce Bafa Gölü  ve çevresi gezisinde ziyaret edip bahsetmiştik ( Bknz : Bafa Gölü Yazısı)  Artemis tapınağı kalıntıları, Efes Arkeoloji Müzesi ile ünlü bir ilçe . Kısaca içinde ve çevresinde  gezip görülesi önemli mekanları bulunduruyor. Burada bunlardan bahsetmeyeceğim. Selçuk ortasından karayolu, içinden demir yolu  geçen bir ilçe , ilk bakışta belediyecilik anlamında etkileyici gözlemlerde bulunuyorum. Son derece temiz, düzenli sokaklar ve çevre düzeni güzel.Otogar da yapılan çalışmalar hakkında afişlerden halkın da bilgilendirildiği görülüyor. Hemen parkın yanıbaşındaki Efes Müzesi'nin önündeki Uğur Mumcu Sevgi Yolu yine aynı parktaki Uğur Mumcu Anıtı , şehrin çarşısında tarihi kalıntıların üzerindeki leylekler ve yuvaları, aynı meydandaki tahta sandalyeli park ve özellikle Nazım Hikmet'in Kuvva-i  Milliye Destanı'nın yer aldığı anıtı görmek ayrı bir keyif ve gurur  veriyor insana . Güzel ülkemin güzel insanlarının tüm  yıpranma ve yokedilmeye karşın Anadolu'nun bağrında  halen içlerinde ki , özbenliklerinde ki, ruhlarında ki  doğru ve güzellikleri kaybetmediklerini, yaşattıklarını, yaşatacağımız duygularını bir an içimde hissediyorum belkide o anda o meydanda o sevimli ilçede. Belediyenin politik durumu ya da düşüncesi beni açıkçası hiç meraklandırmadı ve de ilgilinedirmedi de, ayrıca şu an da bilmiyorum . Ancak önemli olan  ilçe halkının da bunu istemesi sahip çıkması işte bütün mesele bu , umarım bu kişsel duygu ve gözlemlerimde haklıyımdır ve de bu örnekleri ülkemin bir çok başka yerinde de görebilirim, var olduklarını biliyorum çünkü.

Bunların dışında ilçe içinde  gezme imkanı bulamadığım Efes Müzesi  , Yine Kuşadası istikametinde olan Artemis  Tapınağı kalıntıları , 1375 Yılında Mısırlı Ahmet D.. isimli bir mimara yaptırılmış  bir müddet Saint Jean Kilisesi olarakta kullanılmış bugün halen çami olarak hizmet veren İsabey Cami'i , şimdi adına hatılayamadığım bir yabancı  kişi isimli  cadde üzerinden İsa Bey camii ziyaretine giderken karşılaştığım küçük bir yapı olan Kılıçaslan Cami'i ( ki  acaba Selçuklu Sultanı Kılıçaslan adına mı yapılmış açıkçası bilmiyorum ama merak ediyorum , sanırım doğru çünkü yapı oldukça eski.) bunun  hemen karşısında tarla içerisinde eski hamam yıkıntıları ve yine  bir tarihi  taş üzerindeki  leylek yuvası. Yine aynı yol üzerindeki  pek muhtemel Anadolu mimarisine uygun dar ve temiz sokaklar ve bu sokakları donatan avlulu, kiremit çatılı yöresel evler  ilçede ilk bakışta dikkat çekici  yerler olarak sayılabilir. Birde Kale var ilçeyi tepeden gören , hakkında bilgim olmadığı için burada yer veremiyorum bu nedenle okuyanlardan bu anlamda beni bağışlamalarını rica ederim.

Bu  kısa  gezi ve  bahisten sonra  yolculuğumuzun ilk planlanan mekanına haraket ediyoruz.

Nasıl Gidilir : İstanbul'dan İzmir üzerinden ya da Kuşadası  otobüsleri ile içinde inilir

Nerede Kalınır:  İlçenin müze tarafında çok sayıda dışarıdan görünümü hoş  pansiyon ve oteller mevcut sıkıntı çekilmez sanırım.

Ne yenir ne içilir :

Nereler Gezilir: Meryem Ana Evi, Efes  Antik şehri , Efes Müzesi, Artemis Tapınagı, Hamam, İsa bey çamii, Kılıçaslan Çamii, Sean Jean , Şirince Köyü

Yazının Devamı 2.Durak ŞİRİNCE
                                                                    ||Ana Sayfa||