BİNLERCE YILLIK CANLI BİR GEÇMİŞİ OLAN TARSUS ŞİMDİ YENİ BİR KAVŞAKTA

Ülkemizde sanayileşmenin beşiği, çağdaş tarımın öncüsü olan TARSUS, geçen yüzyılda kentleşmenin ve kentli yaşamın öncüsü olarak övgü ile anılırdı. Tarihi parkı, geleneksel ve modern mimarlığın özenli örnekleri olan evleri, konakları ve villaları, ağaçlı caddeleri, sinemaları ve tiyatrosu ile canlı kültürel yaşamı olan kentimiz artık bu özellikleri ile anılamaz oldu.

Tarihin ilk çağlarından beri dünyanın hep önemli bir yerleşmesi olan Tarsus, üniversiteleri, bilginleri, aydınları, devlet ve din adamları ile bütün dünyada tanınan şehrimiz, bugün bu özelliğini yitirmek veya geliştirmek seçenekleri ile karşı karşıya.

Ülkemizde modern endüstrinin ve tarımın ilk kök saldığı, çağdaş yaşamın ilk serpildiği kent olan Tarsus, ya Çukurova metropolünün merkezi olacak ya da kuruyup gidecek.

Zengin geçmişi, verimli toprakları, çalışkan ve eğitimli insanları, incelmiş kültürü ile tüm ülkede ve dünyada parlamış olan kentimiz bugün sıradanlaşmak ve unutulmak üzere.

Tarsus halkının bu sürece müdahale etme fırsatı 28 Mart’ta yapılacak Belediye seçimlerinde. Bir kentin yapısını ve bakışını belirleyen, onu ileri veya geri götüren, her şeyden önce Belediyesidir.

Belediye yönetiminin Tarsusluluk bilincine sahip, tarihimizin ve konumumuzun imkanlarını ve işaret ettiği hedefleri kavramış, Tarsusluların yaşam düzeylerini yükseltecek, kent ekonomisine hayatiyet kazandıracak bir vizyona kavuşturulması gereklidir.





Tarsus hızla kasabalaşmakta

Tarsus hızla kasabalaşmakta, sahip olduğu özgün kent kimliğini yitirmekte, kentin ülke ölçeğinde ekonomik ve ticari önemi kaybolmakta, endüstrisi sönmekte, kültürel hayatı gerilemekte. Özellikle son on yılda TARSUS yerel yönetimin zayıflığı nedeniyle sıradanlaşmış, öncülüğünü ve canlığını kaybetmiş, İçanadolu’nun özelliksiz ve özensiz kentlerine benzemiştir.

Kent dokusu, kent merkezinin ihmali ve kenar mahallelerin, mücavir alanların yanlış imarı ile çarpıklaşmıştır. Kent çevresindeki bereketli tarım arazileri gelişigüzel imara açılmış yanlış plan kararları ile daha yapılaşma başlamadan tarıma kapatılmıştır. Kentin ekonomik, ticari ve kültürel canlılığını taşıyacak merkez kaybolmuş, yeni bir merkez de oluşmamıştır. Kentimiz Adana ile Mersin arasında sürat yolları ile bay-pas edilen bir durgun suya dönüşmüştür.

Kente özelliğini veren parkları, ırmakları, tarihi ve çağdaş yapıları yanlış bir belediyecilik anlayışıyla tahrip edilmekte. Tarsus gezilip görülecek, eğlenip dinlenilecek bir kent olmaktan hızla çıkmakta. Canlılığını ve çekiciliğini yitirmekte. Eğitilmiş insanlarını ve üst gelir gruplarını Mersin’e ve Adana’ya kaptırmakta.





Belediyenin israfı halkı yıldırmakta

Tarsus halkı belediyenin israfçı yönetiminin yükünü, ağır vergilere dönüştürülen hizmet bedelleri ile, ödemekte zorlanmakta. Fahiş su bedelleri, ruhsat harçları, bağış adı altında zorla yaptırılan ödemeler yılgınlık yaratmaktadır.

Tarsus halkı kenti bilgi, görgü, ve yetenek yoksunluğuyla gerileten belediyenin ağır yükü altında ezilmektedir. Belediyenin bilgisizce israf ettiği kaynaklarla, hem kent çarpıklaşmakta, gerilemekte, hayatiyetini yitirmekte, hem de kentli üzerindeki yük artmaktadır.





Tarsus kaybetmekte

Gençlerimize gelecek, yaşlılarımıza huzur vaat etmeyen bu durum artık sürdürülemez. Tarsus yıpratılan kent kimliği nedeniyle katma değeri yüksek işleri komşu kentlere kaybetmekte, daralan ufku nedeniyle uluslararası ticaretten kopmakta, kültürel imkanları yok edildiği için hizmet sektörünü geliştirememekte ve müsrif bir belediyenin yükünü artık kaldıramamaktadır.

Bu olumsuz gelişmelerin temel sorumlusu yanlış Belediye yönetimidir.





Tarsus'ta yoksulluk giderilebilir.

Tarsus'ta yoksulluk giderilebilir. Yoğun göçle birlikte artan ve Tarsus’u çevreleyen yoksulluk kısa sürede giderilebilir. Ekonomiyi canlandırmak ve işgücünün yeniden eğitimi için yapılacak çalışmalar yoksulluğun giderilmesinde en etkin önlemler olacaktır. Bu çalışmalar sonuç verene kadar yoksulluğun çaresizliğe dönüşmesini önlemek için acil önlemler alınmalıdır.

Belediyenin kuracağı Sosyal Yardım Müdürlüğü muhtaç ailelerin devletin Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu kaynaklarına erişebilmesini sağlayacaktır. Acil olarak Müdürlük bu kaynakları kullanarak çocuk ve yaşlı aile üyelerinin bulunduğu hanelerin elektrik ve suyunun ödeme güçlüğü nedeniyle kesilmesini önleyecek, yoksulluk nedeniyle çocuklarını okula gönderemeyen veya okuldan almak zorunda kalan veya okul öncesi yaş çocuklarını düzenli sağlık kontrollerine götüremeyen aileleri ekonomik yönden desteklemeyecektir.

Dünya Bankası kaynakları kullanılarak uygulanan Şartlı Nakit Transferi, Gelir Getirici Projeler, İstihdam Eğitimi, Kamu Yararına Çalışma Programları ve Sosyal Hizmet Amaçlı Toplum Merkezleri Tarsus'ta hayata geçirilecektir.

Müdürlüğün kuruluş ve iletme giderleri de yine Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu ve Dünya Bankasının sağladığı sosyal risk yönetimi programından sağlanacaktır.

Bu amaçla kentin tüm mahallelerine birer Sosyal Hizmet Merkezi kurulacak, sosyal yardım projeleri bu merkezlerden yürütülecek ve mahalle halkının bir araya gelebileceği, eğitim, kültür, ve spor faaliyetlerine katılabileceği ortamlar sağlayacaktır.

Tarsus Çukurova metropolünün merkezi olmalıdır.

Tarsus Çukurova metropolünün merkezi olabilir. Merkezi konumuyla ve tarihi ve doğal değerleriyle özellikle sağlık, eğitim ve turizm sektörlerinin seçkin kurumlarının odağı olabilir. Yüksek katma değerli hizmetleri Adana ve Mersin’den satın alma durumundan kurtulup, bu hizmetleri tüm metropole sunma durumuna gelebilir.

Tarsus’un tarihi endüstriyel tesisleri Fuar Alanı - Uluslararası tekstil, konfeksiyon ve moda fuarları başta olmak üzere - tüm Doğu Akdeniz’in bölgesel fuar merkezine dönüştürülebilir.

Tarsus kent merkezi canlandırılmalıdır

Tarsus, ticaret geleneğiyle ve sermaye birikimiyle, yeni bir menkul kıymetler borsasını taşıyabilir. Tarsus bir Ticaret Sarayı ile donatılmalı, ülkede ulaşılan çalışma koşullarına uygun işyerleri sunmalıdır. Bölge merkezi olmamızın önündeki en büyük engel kent merkezinin fiziki yetersizlikleridir. Yanlış yapılaşma ile şehrin dokusu bozulmuş, merkezi kaybolmuş ve yeni işyerlerini çekemez hale gelmiştir. Şehir merkezinin tüm bölgenin merkezi olabilecek şekilde hızla imarı gerekmektedir.

Tarsus’un şehir içi ulaşımında toplu taşım olanakları merkezi besleyemeyecek ölçüde cılızlaşmıştır. Toplu taşımın yeniden düzenlenmesi, yaya bölgeleri ve bisiklet yolları ile desteklenmesi merkezi canlandıracak kente ekonomik büyümeye temel olacak bir hareketlilik kazandıracaktır.

Tarsus keyifle ve zevkle yaşanılabilir kılınmalıdır.

Tarsus’un ekonomik canlılığını ülke geneline göre göreceli de olsa yitirmesinin altında yatan kentimizin kültür, sanat, eğitim, dinlenme ve eğlenme olanaklarının tahrip edilmesidir. Çağdaş bir ekonomi çağdaş yaşamın desteklenmesini gerektirir. Aksi halde iş yerlerinin, eğitilmiş işgücünün, ve sermayenin bu imkanları sağlayan diğer şehirlere kaybedilmesi kaçınılmaz olur. Bu amaçla hemen yapılması gerekenler:

Tarsus’un eskiyen merkezinin yenilenmesi,
• akarsu ve yeşilin merkeze geri getirilmesi,
• tarihi yapılarının çevresinin açılması ve düzenlenmesi,
• yaya bölgesi kurulması

Kasabalaşmanın durdurulması,
• çarpık yapılaşmanın düzeltilmesi,
• sokak-cadde-bulvar
• ilişkilerinin yeniden kurulması,
• görsel kirliliğin giderilmesi,
• yoğunluk dağılımındaki çarpıklığın düzeltilmesi,

Merkezi iş alanının geliştirilmesi,
• tarihi dokunun canlandırılması
• Tahrip olan tarihi parkın ihya edilmesi,
• yeşil alanların yeterli duruma getirilmesi, kent kimliğine yakışır biçimde yeniden düzenlenmesi,