Birkaç hafta öncesine kadar anonymizer kullanmamıştım. Cyberman'i yaptığım yaklaşık dört buçuk yıl boyunca da anaonymizer üstüne bir haber yazmış, iki satır bir şey karalamış değilim. Ama zamanı geldi. Şimdi mecburen iki satır bir şey karalamak durumundayım. İki hafta önce ben nasıl kullanmaya ilk kez ihtiyaç duyduysam, herkes de duyacaktır. O sevimsiz "filtreleme" kelimesini giderek daha sık duyar olduğumuz şu günlerden itibaren.
Anonymizer, Internet'te bir siteye bağlanırken, sayfa isteğini (teknik terminolojide "page request") içeren veriyi şifreleyen bir uygulama. Tek özelliği bu değil. Ama şu anda acil olarak ihtiyaç duyulan özelliği bu. Yoksa, mesela senin IP'ni de (Internet'te bilgisayarının kimlik numarası) bağlandığın sunuculardan saklıyor.
Peki "sayfa isteği"nin şifrelenmesi ne demek? Şu demek: Üzerinden Internet'e girdiğin Internet servis sağlayıcın, senin girdiğin sayfanın adresiyle ilgili herhangi bir bilgi edinemiyor. Öyle olunca da, mesela kendi sunucusunda belirli adreslere girmeyi engelleyici parametreler varsa, sen o adreslere girsen bile ruhu duymuyor, engelleme adına elinden bir şey gelmiyor.
"Anonymizer" kelmesini genel isim olarak kullanıyorum. Yani bu, belli bir uygulamanın genel adı. Ama Internet'te bu konuda inanılmaz popülerleşip sivrilmiş ve aynı adı taşıyan bir yer de var. Anonymizer.com'a girdiğinde, daha girer girmez anasayfada, adres kutusuna bağlanmak istediğin sitenin adresini yazıyorsun ve "bağlan" diyorsun. O andan itibaren "sayfa isteği" veri paketin şifrelenmiş olarak dolaşmaya başlıyor.
Sırada "telnet" var
Bütün bu zahmetin nedeni, son günlerde "filtreleme" uygulamalarının bazıları tarafından keşfedilmiş olması ve bunun giderek bir moda haline gelme ihtimali. Ben ilk kez yolsuzluk.com'a anonymizer üstünden bağlandım. Bu site, ordudaki yolsuzluklarla ilgili çarpıcı haberleriyle bir günlük gazeteye manşet bile olmuş, o sıralarda da siteye giriş filtrelenmişti.
Gene o günlerde, 13 Şubat 2002'de, Ankara'da düzenlenen Internet Kurulu toplantısından bir de "bildirge" çıkmıştı. Bildirgenin bir yerinde şöyle deniyordu: "Internet üzerinden insan hayatını tehdit eden konularda içerikler bulunduran sitelerin gecikmeksizin engellenmesi konusunda kurul, Internet servis ve altyapı sağlayıcıları ile birlikte çalışma başlatmıştır."
Ulaştırma Bakanlığı'na bağlı bu kurul, "çalışmalar" konusunda aradan geçen birbuçuk ay içinde kamuoyuna bilgi verme gereksinimi duymadı. Ama 22 Mart'ta, bu kez bir haber düştü gündeme. Türk Telekom'un bir açıklamasını konu eden Anadolu Ajansı kaynaklı haber şöyleydi: "Türk Telekomünikasyon A.Ş'den (Türk Telekom), yapılan yazılı açıklamaya göre, toplumda büyük infial yaratan konularla ilgili şikayetlerin artması üzerine bu yayınları engellemek üzere bir çalışma başlatıldı. Toplumsal sorumluluk bilinciyle alındığı belirtilen karar doğrultusunda, hiçbir ahlaki ve insani ölçüte sığmayan 'çocuk pornosu ve gençleri ölüme sürükleyen satanizm akımının' Internet'ten alınması, Web sitelerinin noktasal olarak filtrelenmesiyle engellenecek."
Bugün yolsuzluk, satanizm ve çocuk pornosu; yarın kim bilir ne? İşte o yüzden, anonymizer da ister istemez benim, senin gündemimize düştü.
Halk adına sansür yetkisini (öyle bir yetki olmasa da) kullanmaya hazırlanan "endoğruyubilenler"in hukuk ve demokrasi dışı girişimlerine karşı Internet kullanıcısı hiçbir şekilde silahsız, donanımsız değil. Ona bu donanımı Internet teknolojileri vermiş bir kere. Bütün mesele kullanmakta. Başka ne kullanmak zorunda kalabiliriz? Mesela "telnet" de gerekebilir. Endoğruyubilen hamilerimiz bizi kendimizden koruyabilmek için tutar anonymizer.com gibi siteleri bile filtrelemeye kalkar. "Olmaz, olamaz, yok deve!" deme. O zaman, özellikle metin ağırlıklı sitelere başka yollardan da girebilirsin. "Telnet"le. Bu bağlantı protokolünün özellikleri, resim görmene elvermiyor. Ama aradığın şey bilgi ise, enformasyon ise, telnet işe yarar.
Telnet'le bağlanma, telnet'te bir "shell hesabı" açma konusunda arkadaşım "Gömsah usta"dan tarif aldım. "Shell account sayesinde bir UNIX sistem üzerinde uzaktan işlemler yapabilirsiniz. Bu işlemler tıpkı Windows sisteminizde bulunan MS-DOS penceresi gibi bir pencerenin içinde komut satırı bazlı olarak yapılmaktadır. Yapabilecekleriniz bir Windows programına göre daha kısıtlı olsa da bazen çok işinize yarayabilir" diyor ve ekliyor: "Bir shell account'u kullanabilmeniz için normalde temel UNIX bilgisine sahip olmanız gerekir. Ancak bunu sadece sörf amaçlı olarak kullanmak istiyorsanız işiniz o kadar da zor değil. Her şeyden önce bir shell account'a ihtiyacınız var. Bu tip account'lar ücretli ya da ücretsiz olabiliyor.."
Gösah'ın tarifi aşağıda. Ama ona geçmeden önce "didaktus"tan son birkaç kelime.
Yasaklama, yasaklanan şeye ilginin artmasından başka bir sonuç doğurmaz. Hele yasaklanan şey çok eften püften bir şey ise, onu yasaklamakla en kötü şeyi yapmış olur yasakçı. Çünkü eften püftenliğini gözler önüne serip onu yok edebilecekken, ondan çekindiği izlenimini uyandırmıştır. Bu da yasaklananın fiktif değerini artırır.