KEŞAN
DOĞA ÇEVRE VE KÜLTÜR DERNEĞİ
DOÇEK
(Doğayı
Seviyoruz...)
Neler yapmadık ki bu
vatan için, diyor Orhan Veli, kimimiz öldük, kimimiz nutuk söyledik...
Biz de bir dernek kurduk
doğanın, çevrenin sesi olmak için...
Gelecek kuşaklara temiz
bir çevre bırakmak gibi çok geniş ve kaygan bir slogandan öte, süre giden bu
mücadelede onlara bir zemin oluşturmaktı amacımız, süslü slogan ve renkli
pankartlarla yola çıkmadık; yüreğimizden gelen çoşkuyu ilk elde doğa adına
seslendirdik.
Kısa ve yaygın adıyla
DOÇEK dedik derneğimizin adına, bu çatı altında doğanın karşılık beklemeden
savunulmasına giriştik, donuklaşıp tek çizgide akan beyinlere farklı frekans ve
bakış noktaları göstermeye çalıştık, yapılan hiçbir işlem yararsız değildir
diyerek başardığımızı söyleyebilirim ve fakat bunun yanına daha yapacak çok şey
olduğunu da eklemeden geçemem.Gelecek kuşaklara kurumlaşmış bir dernek bırakmanın,
atılmış önemli bir adım olduğu kabul edildiğinde belki başardık demek daha doğru
olur...
Her neyse, kısa sürede
çok şeyler yaptık ama yapamadığımız daha bir o kadar de "şey" var...
29 Ekim 1996 Cumhuriyet Kampı;
sloganımız: "Cumhuriyet Seninle Varız Senin İçin Varız" |
Keşan'ın Kurtuluş Bayramındaki
(19 Kasım) geçit töreninde kamp dekoru ve yürüyüş ekibi ile sıra alan DOÇEK |
DOÇEK tarafından ilkokul
öğrencilerinin yararına düzenlenen çevre konulu çocuk tiyatrosu |
1993 yılının yazdan
sonbahar doğru akıp giden günlerinde bizim nefes alma mekanımız olan Korudağlarda
kısa bir gezinti sırasında aklımıza düşüverdi bu olay; yürüyüş sırasında
yeni bir rota bulmaya çalışırken "yahu niye bir dernek kurup bu işleri daha organize bir
hale getirmiyoruz" diyerek
bir tartışma başlattık. Kısa sürede kabuğunu oluşturdu bu düşünce ve
derneklerin bürokratik yapıları araştırılıp kuruluş aşamalarına başladık.
7 kişi gerekiyordu
kuruluş için; dernek en az bu kadar kişinin biraraya gelmesiyle kurulur diyordu 2908
sayılı yasa. Kolay değil 7 insanı aynı görüş altında toplamak hele ki bu görüş
doğa, kuş, börtü, böcek gibi anlamlar taşıyorsa...
Az ve uz giderek derelere
tepelere ulaştık ve aşağıda adı geçen bu zat-ı muhteremlerin bir yığın resmi
kayıtları ile birlikte kendimizi Emniyet Müdürlüğünün soğuk merdivenlerinde
buluverdik. Emniyet'te derneklerin tabi olduğu ve kaydının yaptırıldığı bölümün
adı "Terörle Mücadele Bürosu" idi... daha baştan damgayı yemiştik...
Bu özverili insanların
adını yazmadan geçersem onlara haksızlık etmiş olacağımdan aşağıya kısa bir
döküm yapıyorum:
Hakan
EŞME
Mesut Emin
GÖLEMEN
Ufuk
KANIŞKAN
Mustafa
GÖLEMEN
Cengizhan
AKTAN
İrfan
TONGO
Olcay Ufuk
UYSAL
Artık resmi
olarak kurulmuştuk ve sıra yapmayı düşlediklerimizi yaşama geçirmekti, kolları
sıvayıp işe başladık, neler yapmadık ki ve neler yapamadık ki... İşte minyatür
bir özet:
Derneğimiz
ilk kurulduğu günden bu yana bölgesindeki olaylara sorumlu ve katılımcı bir
yöntemle sahip çıkmak ile birlikte doğa sporlarına özel bir önem vererek yine bir
ilki gerçekleştirmektedir. Derneğimizin Doğa Sporları ekibinin 1997 yılında
düzenlemiş olduğu Kazdağları faaliyeti Outdoor ve GİT dergilerinin Şubat ve Mart
sayılarında ayrıntılı haber yapılmıştır. (Bu faaliyete Outdoor'dan Tolga
Güngör-Levent Yıldırım; GİT'ten de Timur Danış ve Nedim Sipahi katılmışlardır)
Trakya'da ve hatta ülkemizde 40.000 nüfuslu bir kentte varolup doğa sporları ile aktif
olarak uğraşan tek dernek DOÇEK'tir desek herhalde yanılmış olmayız. Bunun böyle
olmasında asıl neden, kurucuları Hakan EŞME ve Mesut Emin GÖLEMEN'in dağcılık ile
olan yoğun ilişkileridir. Kısaca DOÇEK bölgesinde dağcılık ve çevre konularında
etkin bir yere sahiptir. Kentin demokratik ortamına getirdiği tartışmalar, paneller,
fotoğraf sergileri, tiyatrolar, çevre kulüpleri, toplantılar, afişler, kampanyalar,
bültenler, kamplar, kültürel geziler ve doğa yürüyüşleri ile kentin yaşayan
soluğu olmayı ve genç kuşakları doğa ile yakınlaştırmayı kendine hedef seçen
DOÇEK her geçen gün kurumlaşan kimliği ile geleceğe doğru emin adımlarla
yürümektedir.

DOÇEK
toplantılarından bir görüntü...

Bayramoğlu Kuş
Cenneti'ne yapılan bir DOÇEK gezisi
Veeeeeeee
Son Söz;
Derneği
kurma amacımız ve yaptıklarımızı özetleyen...
Ormanda
yangın çıkmış. Herkes can derdinde kaçışırken, minik bir serçe ormanın
yakınındaki gölden gagasına doldurduğu bir damla suyu getirip alevlerin üstüne
atıyormuş durmadan. Kaçışanlar alayla sormuşlar serçeye: "Bir damla su neye
yarar, diye?". Yanıtlamış minik serçe bilgece:
"Elimden
ancak bu kadarı geliyor..."
Malum
nedenlerden dolayı yalnızca iki sayı çıkan bültenimizin kapak sayfaları...

BÖLGEMİZİN
ÖNEMLİ DOĞAL ALANLARI
KUŞLAR
HAKKINDA
BÖLGEMİZDEKİ ÇEVRE SORUNLARI
MİLLİ
PARK VE KORUMA ALANLARI TANIM VE KRİTERLERİ
SAROS KÖRFEZİ KORUMA STRATEJİLERİ
YÖNETİM KURULU FAALİYET RAPORLARI

|