1.2 Depremlerin Nedenleri

Dünyamız 4.5 milyar yaşında, soğumaya devam eden, jeolojik olarak yaşayan bir gezegendir. Soğuyan ve sertleşen dış kabuğun kalınlığı yer yer 100 km'yi bulur. Dünyanın çapına oranla bu kabuk çok incedir. Soğuyan ince kabuk sıcak ve sıvı olan alttaki manto tabakası üzerinde adeta yüzmektedir. Soğuma sırasında merkezden dışarıya kaçan ısı dış kabukta basınç oluşturur. Ancak ısı akımının homojen olarak dağılmaması nedeniyle yer kabuğu farklı gerilmelere maruz kalır ve kırılarak parçalara bölünür. Binlerce yıldır devam eden bu parçalanma sonucunda yer kabuğu farklı büyüklükte parçalara yani tektonik levhalara ayrılmıştır. Birbirleriyle temas halinde olan bu levhalar üzerlerinde kıtaları ve okyanusları taşımaktadır. Bu levhaların sınırları depremlerin yoğunlaştığı bölgelerdir. Depremlerin yeryüzündeki dağılımına bakıldığında, bunların özellikle bugün aktif yani hareketli olan levha sınırları boyunca sıralandığı görülür. İki büyük deprem kuşağına ayrılan bu sınırlardan biri, Pasifik Okyanusu'nu çevreleyen ve özellikle Japonya üzerinde etkili olan Pasifik Deprem Kuşağı, diğeri ise Cebeli-Tarık'tan Endonezya adalarına kadar uzanan ve yakın komşularımızı da içine alan Akdeniz-Himalaya Deprem Kuşağı'dır.

yerkabuğu plakaları ve hareket yönleri

Bu tektonik levhalar yukarıda değindiğimiz ısı farklarından dolayı birbirlerini sürekli itip çekerler, sıkıştırırlar. Levhaların hareketi oldukça yavaştır, yılda mm mertebesinde ölçülür. Birbirleri ile göreceli hareketleri nedeniyle levha sınırlarında oluşan gerilmeler yavaş yavaş artar, sonunda levha sınırlarında fay hatları olarak adlandırılan daha zayıf kayaçlarda ani kırılmalara, yırtılmalara neden olurlar. Bu ani yırtılmaların adı depremdir. Fay düzlemi yeryüzüne dik veya bir miktar açılı konumdadır. Deprem sırasında fay düzleminin ayırdığı iki tektonik levhanın faya bitişik kısımları aniden göreceli bir hareket yaparlar. Göreceli hareketi yaratan faydaki yırtılma yüzeyden derinde, deprem odağı denilen bir noktadan başlar ve yaklaşık 2.5 km/saniye hızla ilerler. Yırtılma her depremde yer yüzeyine ulaşmaz, ancak büyük depremlerde genellikle ulaşır. Bu yırtılma ve göreceli hareket sırasında fay düzlemine komşu olan tektonik levha sınırında uzun sürede birikmiş olan gerilme enerjisi tıpkı gergin bir yayın boşalması gibi açığa çıkar ve yer kabuğu içinde sismik dalgalar olarak yayılır. Yer yüzeyindeki yapıları titreştiren, sallayan bu sismik dalgalardır. Yer sarsıntısının en şiddetli olduğu bölgelerin fay düzlemi üzerinde olması gerekmez. Bu oldukça karmaşık bir olaydır. Global olarak yırtılan fay düzleminden uzaklaştıkça yer hareketi şiddeti azalır.



  1. Yerkürenin İç Yapısı
  2. Depremlerin Nedenleri
  3. Deprem ve Deprem Dalgaları
  4. Deprem Hareketinin Ölçümü
  5. Depremin Büyüklüğü ve Şiddeti
  6. Deprem Spektrumları
  7. Türkiye ve Deprem